ALABANDA

Aydın'ın Çine İlçesi'ne 7 km. uzaklıktaki Araphisar Köyü, Alabanda Antik Kenti kalıntılarının tam üzerine kurulmuştur. Günümüzdeki adı Çine Çayı olan, efsanelere konu olan Marsyas Irmağı'nın kıyısında kurulan ALABANDA Kenti'nin Mylasa kentini merkez yapan Karialılar tarafından kurulduğu kabul edilmektedir.
Bölgeye yerleşenler ve Çine'nin Araphisar Köyü'ndeki ALABANDA Kentini inşa etmişlerdir.
ALABANDA adı ALA ve BANDA adlarının birleşmesinden türemiştir. ALA at, BANDA zafer anlamına geldigi, ALABANDA isminin ise "Zafer Atı" veya "Atla gelen zafer" anlamına geldiği ileri sürülmesine rağmen bu tez bilimsel destekten yoksundur.
Efsaneye göre şehir ölümünden sonra tanrı olarak da tapınılan Karialı kahraman Alabandus tarafından kurulmuş. Alabanda'nın Suriye Kralları Selevkoslar döneminde bölgedeki şehirleri birbirine ekonomik, etnik ve savunma amaçlı bağlayan Crysarion birliğinin bir parçası olduğunu görüyoruz. Hatta isminin Crysarionların Antakya'sı olarak değiştirildiği biliniyor. 201 yılında Makedonyalı Philippos tarafından ele geçirilen Alabanda, Selevkosların İÖ 190 yılında Romalılar tarafından Magnesia Savaşında yenilmesi sonrasında tekrar Alabanda adını alır. İÖ 40 yılında Romalı general Labianus tarafından alınan Alabanda, onun komutasındaki Partlar tarafından yağmalanır. Roma Dönemi'nde bolluk ve refah içinde yaşayan Alabanda da bu zenginliğin izlerini yapılarda görmek mümkündür.
TIYATRO
6200 kişilik Alabanda Tiyatrosu vahşi hayvan döğüşleri için de kullanılmış. Oturma yerleri kireç yapımında ve başka yapıların yapımında kullanıldığı için oldukça tahrip olan tiyatroda seyircilerin giriş çıkışı için sütünlü ve gösterişli bir giriş bölümü var.
Roma döneminde hayvan ve insan döğüşleri için kullanıldığı sanılan tiyatroda seyircileri korumak için yapılan duvar daha sonra sorun yaratmış ve burada toplanan suyun atılması için ışınsal merdivenler su toplamak ve suyun orkestra bölümüne atılması için düzenlenmiştir.

VAFTIZHANE
Apollo tapınağı sütunlarının kullanıldığı yeni bulunan vaftizhane Alabandada büyük bir kilisenin var olduğunu ve Alabanda'nın Bizans döneminde oldukça önemli bir yerleşme yeri olduğunu gösterir.
4. yüzyıla tarihlenen vaftizhane burada Hristiyanlığın resmi din kabul edildiği dönemde toplu halde hristiyanlığa geçiş bulunduğunu gösterir.
Vaftizhaneye su getiren sistem ve suyun taşması halinde suyun atılacağı sistem geliştirilmiştir.
BOULETERION
Bouleuterion: Agoranın kuzeyindedir. Kare planlı yapının oturma yerleri yarım daire şeklindedir. Güneyden dört; doğu ve batıdan birer giriş mevcuttur. Güney duvarındaki kapıların üzerinde çıkıntılı kornişler ve pencereler vardır. Kuzey dış duvarının üst kısmı pilastırlarla bezenmiş olduğu için Termessos'taki bouleuteriona benzetilmiştir. Hellenistik Dönem'e tarihlenir.